خاص هيئة علماء فلسطين
24/8/2024
قال تعالى: “وَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّن مَّنَعَ مَسَاجِدَ اللَّهِ أَن يُذْكَرَ فِيهَا اسْمُهُ وَسَعَىٰ فِي خَرَابِهَا ۚ أُولَٰئِكَ مَا كَانَ لَهُمْ أَن يَدْخُلُوهَا إِلَّا خَائِفِينَ ۚ لَهُمْ فِي الدُّنْيَا خِزْيٌ وَلَهُمْ فِي الْآخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٌ” البقرة: 114
الحمد لله رب العالمين، والصلاة والسلام على سيدنا محمد وعلى آله وصحبه ومن تبعهم بإحسان إلى يوم الدين؛ وبعد:
فقد تابع العلماء من بداية الحرب الإجرامية على قطاع غزة الاعتداءات الصهيونية الممنهجة المستمرة بحق المصحف الشريف والمساجد في قطاع غزة المتزامن مع الإبادة بحق أهلنا في قطاع غزة.
ولقد استمر العلماء في بيان واجبات الأمة تجاه دماء أهلنا في غزة وتجاه مقدسات المسلمين من المصاحف والمساجد.
ولقد طالعتنا قناة الجزيرة مشكورة بتوثيق لهذه الاعتداءات الصهيونية الإجرامية من كاميرات جنود الاحتلال الصهيوني بحق المصحف الشريف تدنيساً واحراقاً وبحق بيوت الله تعالى.
وإن علماء الأمة أمام هذه المشاهد الجديدة -التي تؤكد ما تحدث عنه العلماء مراراً- يؤكدون الآتي:
أولًا: إن هذه الحرب الصهيونية المستمرة من أحد عشر شهراً حرب على كل شيء حرب على العقيدة وعلى الانسان وعلى المقدسات وعلى الأرض وعلى القيم والمبادئ وهذا الكيان الصهيوني ليس خطراً على فلسطين وشعبها فحسب بل هو خطر على البشرية كلها؛ مما يوجب على أصحاب العقول الراشدة والفطرة السوية في البشرية كلها الوقوف صفاً واحداً في مواجهة هذه العدو الصهيوني وحربه الإجرامية.
ثانياً: إن حرق المصاحف وتدنيسها وهدم المساجد وتدميرها يمثل إهانة لكل مسلم في الأرض وعدوان على دينه وعقيدته الذي هو أغلى ما عنده في حياته، وهذا يوجب على كل مسلم أن يتحرك للثأر لدينه وعقيدته التي ينتهكها الصهاينة بقتل إخوانه في غزة وتدنيس المصاحف وتهديم المساجد، وهذا يوجب على المسلمين مغادرة مساحة الراحة إلى مساحة العمل الفاعل والمؤثر نصرة لدينهم وكتاب ربهم ودماء أهلهم وإخوانهم.
ثالثاً: يدعو العلماء شعوب الأمة إلى أن تكون الجمعة القادمة جمعة غضب لكتاب الله تعالى تحت عنوان “الغضب للقرآن الكريم والدماء في غزة”، تهب فيها الجماهير الغاضبة لدينها وكتاب ربها إلى الساحات والميادين تعبيراً عن غضبهم وانتصارهم لمقدساتهم وللضغط على الحكومات الصامتة للتحرك نصرة لكتاب الله تعالى ودماء المسلمين في غرة.
رابعاً: يدعو العلماء سائر علماء الأمة ودعاتها والمؤثرين فيها إلى أن ينطلقوا بقوة في ميادين تعرية الباطل الصهيوني في كل المساحات الواقعية والافتراضية وفضح عدوانهم وجرائمهم المستمرة بحق ديننا وأهلنا في غزة وتحريض المجتمعات للقيام بالأفعال المؤثرة لردع هذا العدو الصهيوني المجرم وإيقاف عدوانه.
إن هذا العدو المجرم لن يتوانى عن الاستمرار في غيه وعدوانه على المقدسات والقرآن الكريم والبشر والحجر إن رأى صمتا وغفلة من أبناء هذه الأمة؛ فيا أبناء أمتنا: هذا يومكم فاروا الله من أنفسكم خيرا “وَقُلِ اعْمَلُوا فَسَيَرَى اللَّهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ وَالْمُؤْمِنُونَ ۖ وَسَتُرَدُّونَ إِلَىٰ عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ” التوبة: 105
——————————————————————–
Ümmetin Alimlerinden, Gazze’de Kur’an-ı Kerim’e ve camilere yönelik Siyonist saldırılara ilişkin açıklama
Allah azze ve celle Bakara suresi 114. Ayette şöyle buyuruyor: “Allah’ın mescidlerinde O’nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olması için çalışandan daha zalim kim olabilir? Aslında bunların oralara ancak korka korka girmeleri gerekir. Böyleleri için dünyada rezillik var, âhirette de onlar için büyük azap vardır.”
Hamd âlemlerin Rabbi Allah’a, salât ve selâm efendimiz Muhammed’e, ailesine, ashabına ve kıyamete kadar onlara iyilikle tabi olanların üzerine olsun.
Ümmetin Alimleri, Gazze’ye yönelik yapılan siyonist saldırıların başlangıcından itibaren, bu saldırıların kutsal kitaplara ve camilere yönelik sistematik bir şekilde yapıldığını, bununla birlikte Gazze halkına yönelik soykırımın da sürdüğünü dikkatle takip etmektedirler.
Alimler, Gazze’de akan kana karşı ve Kur’an ve camiler gibi Müslümanların kutsal mekanlarına karşı ümmetin görevlerini açıklamaya devam ettiler.
El-Cezire, Siyonist işgal askerlerinin kameralarından Kur’an-ı Kerim’e ve camilere yönelik yapılan siyonist saldırıların belgelerini bize sunmuştur.
Ümmetin Alimlerinin defalarca dile getirdiklerini teyit eden bu yeni sahneler karşısında Ümmetin Alimleri şu hususları beyan etmektedir:
1-On bir aydır devam eden bu Siyonist savaş inançlara, insanlara, kutsallara, toprağa, değerlere ve ilkelere karşı bir savaştır. Bu Siyonist varlık sadece Filistin ve halkı için değil, tüm insanlık için bir tehlikedir. Bu durum da aklıselim ve sağduyuya sahip tüm insanlığın siyonist düşman ve onun kanlı savaşı karşısında birlik olmalarını zorunlu kılmaktadır.
2- Kur’anların yakılması ve saygısızlık edilmesi, camilerin yıkılması ve tahrip edilmesi, yeryüzündeki her Müslüman için bir hakaret ve hayatındaki en değerli şey olan dinine ve inancına karşı bir saldırıdır. Bu durum her müslümanı, siyonistlerin Gazze’deki kardeşlerini öldürerek, Kur’an’a saygısızlık ederek ve camileri yıkarak ihlal ettiği din ve inancının intikamını almak için harekete geçmeye mecbur eder. Müslümanları, dinlerini, kutsal kitabını ve ailelerinin ve kardeşlerinin kanını desteklemek için aktif ve etkili eylem alanında harekete geçmeye zorunlu kılar.
3- Alimler, tüm İslam ümmetini önümüzdeki Cuma günü “Kur’an-ı Kerim ve Gazze’deki Kan İçin Öfke” teması altında bir öfke Cuması olarak belirlemeye çağırmaktadır. Bugün halkın dini ve kutsallarına olan öfkesini meydanlara çıkarak ifade etmeleri ve sessiz kalan hükümetlere, Allah’ın kitabına ve Müslüman kanı için baskı yapmaları çağrısında bulunulmaktadır.
4- Âlimler, ümmetin tüm alimlerini, vaizlerini ve etkili kişilerini, siyonist sahtekarlığı tüm gerçek ve sanal alanlarda teşhir etme, dinimize ve Gazze’deki halkımıza yönelik saldırganlıklarını ve suçlarını ifşa etmeye, halkları bu suçlu siyonist düşmanı caydırmak ve saldırganlığını durdurmak için etkili eylemler yapmaya teşvik etmek için güçlü bir duruş sergilemeye çağırmaktadır.
Bu mücrim düşman, bu milletin sessizliğini ve gafletini gördüğü takdirde kutsal mekânlara, Kur’an-ı Kerim’e, insanlara ve hatta taşlara karşı saldırganlığını sürdürmekten çekinmeyecektir. Bugün sizin gününüzdür. Allah azze ve celle Tevbe Suresi 105. ayette şöyle buyuruyor; De ki: “Çalışın, yapın. Yaptıklarınızı Allah da, Resulü de, müminler de göreceklerdir. Sonra gaybı da, görülen âlemi de bilen Allah’ın huzuruna döndürüleceksiniz. O da size bütün yapmakta olduğunuz şeyleri haber verecektir.”