خاص هيئة علماء فلسطين
4/3/2025
https://shehabnews.com/p/140962
قال رئيس هيئة علماء فلسطين، الشيخ نواف تكروري، إن خطوات الاحتلال الصهيوني التي اتخذها بحق المسجد الأقصى، من ناحية تحديد أعداد المصلين فيه والتضييق على المرابطين، تعد انتهاكاً واضحاً لحرمة شهر رمضان المبارك، مضيفاً أن انتهاكات الاحتلال للأقصى في رمضان تمثل اعتداءً على كرامة الأمة العربية والإسلامية.
وأكد تكروري، خلال تصريح خاص لوكالة “شهاب”، أن هذا الاعتداء يستوجب تحرك الأمة كلها لوقف العدوان على الأقصى، وأن يتفاعل الجميع لنصرته، موضحًا أن المسجد يتعرض لعملية تهويد ممنهجة من قبل الاحتلال.
وأضاف أن القضية الفلسطينية، والمسجد الأقصى على وجه الخصوص، يمران بفترة صعبة في ظل الحكومة اليمينية المتطرفة، داعيًا الجميع إلى أن يكونوا سداً منيعاً في وجه مخططات الاحتلال.
ودعا الشيخ تكروري أهل فلسطين إلى شد الرحال إلى المسجد الأقصى المبارك ليكونوا حماته، موجهاً النداء إلى أهل الضفة الغربية وفلسطينيي الداخل المحتل للرباط فيه.
وتابع حديثه قائلاً: “ابذلوا أقصى جهدكم للدفاع عن المسجد الأقصى المبارك والرباط فيه، فهذا العدو الظالم لا يتراجع إلا بصمودكم وثباتكم”.
وأوضح تكروري أن إرادة أصحاب الحق أقوى من المحتل، لافتاً إلى ضرورة “مقارعة هذا العدو حتى تحرير المسجد الأقصى المبارك”.
وختم حديثه قائلاً: “واجب علينا أن نكون في رحاب المسجد الأقصى المبارك، نرابط فيه ونحافظ عليه من التهويد، ونفشل مخططات الاحتلال”.
**********************
Sheikh Takkouri to Shehab News Agency: “Protecting Al-Aqsa is the Responsibility of the Ummah… The Occupation Will Not Succeed in Judaizing It”
The President of the Palestinian Scholars Association, Sheikh Nawaf Takkouri, stated that the Zionist occupation’s measures against Al-Aqsa Mosque—including restrictions on the number of worshippers and the crackdown on those guarding it—are a blatant violation of the sanctity of the blessed month of Ramadan. He further emphasized that these violations constitute an assault on the dignity of the Arab and Islamic nations.
In an exclusive statement to Shehab News Agency, Sheikh Takkouri stressed that this aggression necessitates a unified response from the entire Ummah to halt the occupation’s attacks on Al-Aqsa. He called for mass mobilization in support of the sacred mosque, highlighting that the occupation is systematically implementing a Judaization plan against it.
He pointed out that Palestine, and Al-Aqsa in particular, are facing difficult times under the rule of the extremist right-wing Israeli government. He urged all concerned to stand as an impenetrable barrier against the occupation’s schemes.
Sheikh Takkouri called on the people of Palestine to travel to Al-Aqsa Mosque to serve as its protectors, directing his appeal especially to residents of the West Bank and Palestinians within the occupied territories to remain steadfast in their presence at the mosque.
“Exert your utmost efforts in defending Al-Aqsa Mosque and maintaining your presence there,” he urged, emphasizing that “this oppressive enemy only retreats in the face of unwavering resilience and steadfastness.”
He further asserted that the will of those with rightful claims is stronger than that of the occupier, underscoring the necessity of “confronting this enemy until Al-Aqsa Mosque is fully liberated.”
Sheikh Takkouri concluded: “It is our duty to be present in the courtyards of Al-Aqsa Mosque, to remain steadfast in its defense, to shield it from Judaization, and to thwart the occupation’s plans.”
********************
Mescid-i Aksa’yı korumak ümmetin sorumluluğudur… İşgalciler Mescid-i Aksa’yı Yahudileştirmeyi kesinlikle başaramayacaktır.
Siyonist işgal güçlerinin Mescid-i Aksa’da ibadet edenlerin sayısını sınırlaması ve nöbet tutanları kısıtlaması, Mübarek Ramazan Ayı’nın kutsallığına açık bir ihlalidir. İşgalin, Ramazan ayında Mescid-i Aksa’ya yönelik ihlalleri, Arap ve İslam ümmetinin onuruna yönelik bir saldırıdır.
Bu saldırı, tüm İslam Dünyasının Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırıları durdurmak için harekete geçmesini ve hepimizin dayanışma içinde destek vermesini gerektiriyor. Mescid-i Aksa işgal güçleri tarafından sistematik bir Yahudileştirme sürecine maruz kalıyor. Filistin davası ve özellikle Mescid-i Aksa, aşırı sağcı hükümet döneminde zorlu bir süreçten geçiyor. Bu nedenle, hepinizi işgal planlarına karşı aşılmaz bir duvar olmaya çağırıyorum. Unutmamalıyız ki Mescid-i Aksa hepimizin ortak değeridir ve onu korumak hepimizin sorumluluğundadır.
Filistin halkını Mescid-i Aksa’nın koruyucuları olmak için kutsal mabedimize gitmeye çağırıyorum! Mescid-i Aksa’ya gidin, orada ribat edin ve varlığınızla düşmana karşı durun. Unutmayın, mübarek Mescid-i Aksa’yı savunmak için elinizden gelenin en iyisini yapmalısınız. Bu zalim düşman, ancak sizin kararlılığınız ve metanetiniz karşısında geri adım atacaktır.
Mübarek Mescid-i Aksa özgürleştirilinceye kadar bu düşmanla mücadele etmemiz gerekir. Mübarek Mescid-i Aksa’nın çevresinde bulunmak, orada nöbet tutmak ve onu Yahudileştirmeye karşı korumak ve işgalcilerin planlarını başarısızlığa uğratmak bizim görevimizdir.
Filistin Alimler Birliği Başkanı Dr. Newaf Tekruri